1 Haziran 2012 Cuma

ÖPÜCÜK YARASI


eskimiş bir çocuğun alnından öp beni
tırabzanlar bir ağaç gibi titrerken rüzgârda
ve kasaba kahvesi sessizliğe gömülürken

bahçede kalsın, kandile düşen kelebek
yarıda kesilen avaz, suya eğilen bıçak
uzasın ömrü cebinde kristaller taşıyan mevsimin

kapanmaya direnen bir yaranın içinden öp beni
dudakların terk etsin gri suskunluğunu
avluya yayılsın kalbinden sızan pekmez

yıkılmış bir kalenin sıcaklığını getirdim sana
masallar uyduran bir sobanın sesini
rengini olur olmaz tökezleyen bir kentin

ölmüşümden öp beni, soğuk yerlerimden
nasılsa kısalır bir gün boyu zamanın
nasılsa kendi yangınında kül olur kumaş

çıt! dalda kırılan beklentinin ince sesi
seni beklediğim yağmurlu günlerden öp beni

Kahverengi

                                                             Gustav Klimt