27 Nisan 2015 Pazartesi

YANILSAMA



Köpük yine köpük, mavi dalga, koku;sedir, iki nokta yanyana, si si do re re do si la, ses, ses..

Adımlarına eşlik eden tanımlar kafasının içinde, yürümeye devam etti. Halinden memnun, ağzında yamuk bir gülümseme ile.

Onun varlığını yanında hissetmek için, kafasındaki sembollere ihtiyacı vardı. Çağrışım noktalarının üzerine basa basa yürüyordu. Ses, koku, madde ne varsa aklına biriktirmişti.

Nefes nefese yürüdü, yürüdü.. Çıkmaz bir sokağa geldiğinin farkına varamadan. Endişeyle sıvalı duvara baktı, dursa anıları kaybolacaktı. Duvara yaslandı, alnındaki kahküller terden birbirine yapışmıştı. 

Özledi çok özledi. Artık onun yokluğunda beynini kandıramıyordu. Yaslandığı duvardan yavaş yavaş çömeldi, ellerini toprağa sürdü. Ritim bozuldu. Korktu, uçuşan anılarının arasından bir iki mısra bulabildi sadece. Niçin durmalıydı? Niçin durmalıydı?

'' Ses, ses, sadece ses,
su akışının sesi
ve dişi toprak kabuğunun üzerine
yıldız ışığının düşüş sesi
ses, ses, sadece ses kalıcıdır. '' *

Kalemi bıraktım, terlemişim hissiyle anlımı sildim. Kahküllerim yoktu, hiç olmadı. Yazmak olmazlığı hafifletiyordu. Pencereye yaklaştım, duvara yaslanmış ağlayan kadını gördüğümde tesadüf dedim sadece tesadüf..

* Füruğ


ÜçRenk Mavi