4 Ocak 2013 Cuma

MAVİ YOLCULUK




Ben seni defter arasında kurutup saklamak isterdim ama sen tercihini musluk suyunda yüzmekten seçtin.

_Kadın uyandı sabahlığını giyindi ve her zaman yaptığı gibi 7:45’te fanusun suyunu değiştirmekteydi.  Mavi balığı 12’li bardak setinin en şık bardağına koydu, fanusun suyuna musluk suyunu boca etti, mavi balığı fanusuna geri koydu, biraz da mürekkep damlattı.  Ona sordu, bugün günlerden neydi? Bu sitemi kimeydi.

Kadın dedi: Bizi de sonuçta salıncaklarda, sevgilimiz sallamadı Emma.  Ayaklarımız sallanmamıza gayet sevgi dolu yaklaşmaktaydı,  rüzgar da destekçi olunca sorun kalmadı, Emma, ah güzel isimli kadın, seni Tanrıdan bile kıskanıyorum, nasıl yaratmış olmalı seni,  doğduğunda kaç yaşındaydın ya da o kaç yaşındaydı, kadınlara yaş sorulmaz derler ama ikinizden biri bunu söylerse ortalama bir yaş frekansı edineceğim, güzelliğine dair endişem yok, sen korkma.  Anneni hiç tanımadım ben, sokağa hiç çıkmamış bir kadındım, söylesene Emma, Tanrı seni nasıl yarattı, acıdı mı canı. Korkarmış annen caddedeki kısmet çektiren falcı tavşandan, bir fal bakarmış bir fal bakarmış taaa İranlardan duyulmuş ünü benim yalanım değil, komşu Fernando Jose Altamirano Del Castillo Rasalinda hanım söyledi.  Adını bilmiş tavşan kısmetinde, annende korkmuş tavşanın kırmızı gözlerinden, nerde kırmızı gözlü bir çocuk görse etrafında yedi kez döner hava durumu sunmaya başlarmış.
Ya ben, ben mi?  Hobilerim arasında merdiven inip çıkmak, ateşi bulanı bulmak istemek gibi şeyler var başka ne olabilir ki burası yukarıya beş arşın aşağıya dört arşın yana üç arşın diğer yana iki arşın uçuruma 8 kilometre bir apartman dairesi. Kendi içinde toplamı bile kare köküne eşit değil anlayacağın. Zaten dişilik sadece kadınlara özgü bir şeydi, sen öldükten sonra piramit pastayı buldular, firavun pastanesinde. Birde ben, affet ama gözümü dikip benim dediğin yıldıza fazla baktığımdan gözüm kaldı onda yıldızın bir gece de hayatı kaydı,  kutsal emanetine bakamadım. Tanrı yüzyıllardır kendine seslenmeyenlerin dualarını kabul etmediğinden bana göre hep aynı dua üzerinde çalışıyor, ona sorar mısın ortak bir dua olarak hangi sözcükten başlamalıyız dilek dilerken. Burada bilmediğin bir akşam var,  bilemeyeceğin bir sabah ciddi yazılmış bir mektup, özenle tükürülüp yalanacak bir zarfla,  postada adresi lüzumsuz bulunup kaybolacak bir sokaktan geçiyor,  konuyla alakalı değil ama neden Tanrının erkek olduğunu düşünüyoruz bende o aptallardanım.

_Mavi balık sabah şiirini özlemle bitirmekteydi. Kadın mektubu sabahlığının cebine sıkıştırdı ve mavi balığı uzun bir yolculuğa yollamaya karar verdi. Mavi balık orada renk renk çeşit çeşit balıkla tanışacaktı. Sifonun sesi mavi balığın anılarını canlandırdı…

Ve biz aslında siyah bir güne doğacağız çocuklar gibi şen şakrak,
Gece aydınlık olacak tepesinde tomurcuklarla bağıracak
Geçmişi asla eskimeyen kadınlardık ya biz,
Sevdikçe çoğalan bir iklimden geçiyor doğum lekemiz.
Ve biz aslında siyah bir çocuğun bembeyaz dişleriydik,
Ayrık otu misali.
Eklemlerimizde çocukluk aşkları gündelik.
Ve biz aslında o günleri hiç mi hiç görmedik.

_Kadın gözyaşlarıyla uğurladı onu, söz verdi mavi balığa, mektubunu en kısa zamanda postalayacaktı.

Not: “ Bu yazıyı yazarken hiçbir canlıya zarar verilmemiştir.”

ŞemsAzure

                                                             ŞemsAzure-Mavi Balık