—Saklambaç oynuyorum
dedi Mavi
—Saklanma; oynayalım
—Saklanma; oynayalım
dedi Kara
Öptü sesini;
Kamaşması gri, beyazı deniz teri
Of’larda saklı yankılarından (yakalayıp)
söndü:
kindi yakan aşkın genzini…
—Ben bulutum, yakamozla oynarım-
Sır sevda, sırtımda kanca…
sanrılarım kanıt, sayıklamalarım işaret buna
hayal yatağımda istiareli geceler…
kanayan sırrımı öper, yatarım…
bağıramam, tutarım cefamı, ünlemsiz, içimde…
Dedi Mavi
—Ay, susuz da parlar;
Hâlbuki yakamoz,
Manasını büyütür gecenin…”
damlıyorsun içime, bulutsun
aşkla sarıyorsun ayın yüzünü
bağrıma çiseliyorsun en gizil çiçeklerini
kokunu gezdiriyorsun dudağımda…
Dedi Kara
-Yakamozsun: geçimsiz dalgaların hazzından da
vazgeçemiyorsun
yansıdıkça yanıyor, yakamıyorsun…
Ölürsün bilirim vakit ışığa değince-
dedi
Mavi —Ben bulutum, yakamozla oynarım-
Sır sevda, sırtımda kanca…
sanrılarım kanıt, sayıklamalarım işaret buna
hayal yatağımda istiareli geceler…
kanayan sırrımı öper, yatarım…
bağıramam, tutarım cefamı, ünlemsiz, içimde…
Dedi Mavi
—Ay, susuz da parlar;
Hâlbuki yakamoz,
Manasını büyütür gecenin…”
damlıyorsun içime, bulutsun
aşkla sarıyorsun ayın yüzünü
bağrıma çiseliyorsun en gizil çiçeklerini
kokunu gezdiriyorsun dudağımda…
Dedi Kara
-Yakamozsun: geçimsiz dalgaların hazzından da
vazgeçemiyorsun
yansıdıkça yanıyor, yakamıyorsun…
Ölürsün bilirim vakit ışığa değince-
./…
Hatırana saldırırdı Samanyolu tacirleri, ayyukta…
kimliğini yakardım gözlerindeki mabette…
büyülü çapaklarla sürgülerdim kapısını
mahşeri oyalardım…
Oyunsuz oyuncaklar gibiyim şimdi–
dedi Kara
Dokunamıyorum buluta ve yakamozum hâlâ…
Akua
Turuncu