üstümüze yapışan çilingir arzularla dingince ve dik durarak
ki dayayamasınlar duvarlara
istanbul'da çok etik, çok sarmaşıklı sanrılarla, içi güzel
adalarla
ve belki gerçekleşebiliriz, sev-iş sendikasına
halüsinasyonlar yazabiliriz
bir yerlerde bol kahve, bol sigara içerken, ironiyi
bedenlerimizde kara çikolatalarla besleyebiliriz
ve kabarmış, şişmiş damarlarımızla pullu derilerimizi takas
edebiliriz
jile yerine kara bir pantolonla anlaşabiliriz bulutları
görmek için kadıköy'de
ve içinde beyazlı siyahlı bir kaplan gizleyen kedi ile.
seri cinayet panterimizi bulmuş olabiliriz
içi kan..
(candy'lik ve candy'lik duygusunun gelişinde
zaman ve mekanda dağınık bütünleşmeye arzulu deneyimlerimiz:
kan akışı içinde youmak(çoğul)
nesne devamlılığının şatoya doğru giden milyarlarca
merdivenlerinde avuç içlerim
varoluşsal etiyolojimle cinsiyetsizliğine tutunmam ve
sembolik anlatım yolum olan “çalma” davranışım: jile.)
ellere ve ayaklara geçirilebilecek denli seni ele geçirmek
istediğime inanma, o ben değilim!
bacaklarımı eklemlerimden kıvırarak göğsüne yaslayıp
ve ardımı dönerek sana aynadan yansıyıp
terli burnumu gamzelerinde gezintiye çıkararak cinayete
ortak olabilirim
alnı açık cinsel karmaşa sanatçısının gözlerine sürme
çektikçe
“ellerini tutup öpebilirim bordo ojelerinle
ellerin büyü, koklayabilirim pa ile..”
çok oyunlu senaryolarla, fetişlerle, arzu yüklü
avangardlar..
aşırı uç kahveden olacak ölümüm
bir de uyanırken yaşadığın maniden
(dudaklarının kucaklayıcı, kavrayıcı, kapsayıcı hallerine
sözlerimi konduruyorum
bir de dilinin..
kapsayan nesne ve nesnel nesne: ikili ilgi basamağı(çoğul)
candy'liğimin yalnız kalabilme kapasitesinde aksiyonsuzluk
potansiyelimle
dış uyaranlarla bölünemez tinsel deneyimlerim ve düşlerim..)
ondan sonraki sayı bundan sonraki an
bir ve bir döne dolaşa kucaklaşarak iki noktaların
bulaşıcılığıyla
çok saçlarım alnının sınırını çizecek
avucumu öpeceksin en tehlikelisi
bir de göbeğimden öpeceksin müftülere inat
ve kapıda çöküp, dizlerime sarılmanın mümkünatı ile
burnumdan öpeceksin, kedi..
(tüm güçlülük duygumun haritasıyla yanılgılarımın fay
hatlarını aşamalandırıyoruz
içimin zorluklarının gerçeklik algısı, tırtıklı: aşırı
elektriklenme-yüklenme-boşalım(çoğul)
yineleyen biçimde candy'mden memnun, yinelenen biçimde
candy'me yabancı..
candy'liğimizin acıkan büyülü ıslak memeleri..)
devlet dersinden izinsiz çıkacağız el ele
“burjuvazinin gizemli çekiciliği”nde tek seferde içip
martinilerimizi
boş bir sınıfta tebeşir tozu sürüneceğiz, sürtüneceğiz
kokumuzun atmosfere yaydığı ısı ile erimeyi sürdüren devlet
1000a'sında
küçük ayaklarımla tebeşir dolu izler bırakacağım sana
ve parmak uçlarımdan akan minik, sarı nemli notlar
kopçalanmaya direnen akşam üstü birasının dudaklarıyla..
üç ton kara