Bırak bir omzun hep açıkta kalsın
Çekiştirme bluzunun yakasını
Bütün mahremiyetin, dağınıklığın, susturulmuş yalnızlığın
aksın omzunun gölgesinde.
Yadsıma dudaklarımın cesaretini
Bir yer bırak bana saçının tentesinde
O uçsuz boğaz köprüsünde gezineyim.
Mutluluğun acıya çalan köklerinden sıyrılalım
Bir düğün şarkısı çalayım sana,
Kuralım şenlik kemerlerini
Ve açalım artık sessizliğin perdesini.
Kuşku yok sakatlanmış ruhumda
Sabahın seherini karşılıyorum
Gökyüzü biraz dumanlı
Bir nefes çekiyorum, içimde tanyelleri.
Duvarlar boyunca gölgeler,
Gittikçe eskiyen bedenlerimizin yaşam kanıtı
Aksaklığımızın yansıması
Aynalardan daha gerçek.
Yelkenleri rüzgar tutmayan bir gemide seni düşünüyorum,
kokunu duyumsuyorum.
Koku görüntüye özdeştir, ter ve esrar gibi
Başım dönüyor.
Şarkılarım yetmiyor dudaklarını ıslatmaya
Bir bardak su koyuyorum başucuna
Sen yutkunamıyorsun
Düğümler benim boğazımda.
Devirli sayılar gibi yalnızlık…
Siyah Eskisi